Erken seçim beklentisi muhalefet tarafından dillendirilir ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yeniden aday olabilmek için erken seçim yapmak zorunda olduğu yönündeki doğrulanmamış teori iktidar saflarından da destek bulurken, seçim zamanında yapılacak olsa bile Türkiye artık seçim atmosferine girmiş oldu. Seçimlerin normal tarihinde gerçekleşmesi durumunda Haziran 2023’te seçim yapılacak, bu da son yılın içinde olduğumuzu gösteriyor.
Yeni Cumhurbaşkanlığı sisteminin ikinci seçimi olacak bu seçimlerde Cumhur İttifakı içindeki mevcut ve potansiyel gerilim ve ayrılıklar, Millet İttifakı’na nazaran çok daha zayıf ve ittifak bozacak ölçüde değil. En büyük sorun, oyları düşen MHP’nin birçok şehirde AK Parti ile yerel rekabetler yaşayacak olması. Bahçeli’nin mevcut tutumu, bu tür yerel ayrılıkları büyük resme yansıtmayacağı yönünde güvence veriyor.
Millet İttifakı’nda ise bir süredir MASA tarafından dillendirildiği gibi arka planda ciddi bir adaylık savaşı var. İki belediye başkanı, Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu, kitleler nezdinde talebin odağı olurken, Kılıçdaroğlu’nun aday olmak istediği artık kamuya açık bir bilgi haline geldi. Ekrem İmamoğlu, bir süredir oldukça organize bir “CHP’li troll” ekibi tarafından sosyal medyada yıpratılırken, Mansur Yavaş’ı ilk aday gösterenin Ümit Özdağ olması Yavaş’ın stratejisine ciddi bir zarar vermişti. MASA kaynakları, Mansur Yavaş’ın bu olaya ciddi derecede sinirlendiğini doğruladı.
Kılıçdaroğlu’nun adaylığına sıcak bakmayan en önemli isimse, en büyük müttefiki Meral Akşener. Akşener bu muhalefetini Kılıçdaroğlu’nu incitmeden yapmanın yollarını arıyor. Daha önce DP Başkanı Uysal üzerinden Abdullah Gül adaylığını engelleyecek açıklamalar yaptıran Akşener’in partisinden H. İbrahim Oral’ın “Alevi” çıkışı bu hassas stratejinin bozulmasına neden oldu. Akşener’in “ben başbakan adayıyım” çıkışının yıpranmamak için bir taktik olduğu, kilitlenen 6’lı masayı açacak aday olarak son anda kendini öne çıkaracağı konuşuluyor.Öte yandan Kılıçdaroğlu adaylıkta ısrarcı. Bu durum, her iki liderin de “ayrı adaylarla seçime gitme” tercihinde uzlaşma ihtimalini artırıyor. Üstelik bu senaryo, Millet İttifakı için en verimli senaryo olabilir. HDP’nin de ayrı aday çıkarması halinde, Erdoğan’ın ilk turda %50’yi bulması mevcut enflasyon ve ekonomik manzara nedeniyle zora girebilir. Bu senaryoda Millet İttifakı’nın en yüksek oyu alan adayı, ikinci tura daha yüksek moralle girecek muhalif kitleler için mevcut tartışmaları aşarak birleştirici olabilir.
Bir Cevap Yazın