Wagner Komutanı, Putin’in Aşçısı Prigozhin’in Esrarengiz Yaşamı: yankesicilikten şefliğe

Tartışma ve entrika ile eş anlamlı hale gelen bir isim olan Yevgeny Prigozhin, yaşam öyküsüyle dünyanın dikkatini çeken Rus iş adamı ve girişimcisidir. 

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile yakın ilişkisi nedeniyle “Putin’in Aşçısı” olarak bilinen Prigozhin’in biyografisi, hırs, güç ve gizli faaliyetlerin hikayesidir. Mütevazı başlangıcından Rus siyaseti ve iş dünyasında önemli bir figür olarak hızlı yükselişine kadar, bu biyografi, zamanımızın en esrarengiz kişiliklerinden birinin hayatını ortaya koymaya çalışacak.

1 Haziran 1961’de Leningrad’da (şimdi Saint Petersburg) doğan Yevgeny Viktorovich Prigozhin, işçi sınıfı bir ailede büyüdü. Erken yaşamı hakkında çok az şey biliniyor, çünkü hayatını gizemli şekilde örtmeyi başardı ve genellikle ilgi odağı olmaktan kaçındı. Sınırlı seviyede resmi bir eğitim aldığı ve genç yaşta catering endüstrisinde bir kariyere başladığı biliniyor.

Yankesici Prigozhin

18 yaşındayken arkadaşlarıyla birlikte gece yarısı sokakta yalnız yürüyen bir kadını durdurdu, arkadaşı kadından sigara isteyip dikkatini dağıtırken arkasına geçip bayılana kadar boğazını sıktı. Ayakkabısını, altın küpelerini çalıp baygın bir şekilde kadını sokakta bırakıp kaçtılar. Prigozhin, daha önce de bu tür hırsızlık olaylarına karıştığı için 13 yıl hapis cezası aldı.

1981 yılında Sovyet rejimi hapishanelerine giren Prizgozhin, 9 sene sonra, 1990 yılında kapitalist bir Rusya tarafından serbest bırakıldı.

Putin Bağlantısı

Prigozhin’in catering işine girmesi, öne çıkmasının başlangıcı sayılıyor. 1990’lı yıllarda okullar, ordu ve devlet kurumları için yemek hizmetleri sağlama konusunda uzmanlaşmış “Concord” adlı bir şirket kurdu. Concord’un başarısı, Prigozhin’i ilgi odağı haline getirdi ve gelecekteki başarılarının da temelini attı.

Prigozhin’in şöhret olmasına giden yolun gizemi Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile yakın bağlarında yatıyor. Concord’un Kremlin ve Putin’in resmi etkinlikleri için yemek sağlamaya başlaması 2000’lerin başında Putin ile ilişkilendirildiğine inanılıyor. Zamanla ilişkileri sadece iş anlaşmalarının ötesine geçiyor ve Prigozhin, Putin’in yakın çevresinde etkili bir figür haline geliyor.

İnternet Araştırma Ajansında Olduğu İddiası

Prigozhin’in biyografisinin en tartışmalı yönlerinden biri, 2016 ABD başkanlık seçimlerine müdahale etmekle suçlanan bir Rus örgütü olan İnternet Araştırma Ajansı (IRA) ile iddia edilen bağlantısıdır. IRA’nın, anlaşmazlık çıkarmak ve dezenformasyon yaymak için sosyal medya platformlarında etki kampanyaları yürüttüğü iddia ediliyor. Prigozhin, Batılı hükümetler ve istihbarat teşkilatları tarafından IRA’nın faaliyetlerini finanse etmekle suçlanıyor, ancak bu iddiaları reddediyor.

Wagner Grubundaki Rolü

Prigozhin’in hayatının bir başka ilginç yönü de, bir Rus özel askeri şirketi olan Wagner Group’a karıştığı iddiası. Wagner Grubu, Ukrayna, Suriye ve diğer çatışma bölgelerindeki faaliyetleriyle ün kazandı. Prigozhin’in grupla mali bağları olduğuna ve faaliyetlerinde önemli bir rol oynadığına inanılıyor. Bununla birlikte, doğrudan katılımının somut kanıtı belirsizliğini koruyor.

Hukuki Sorunlar ve Uluslararası Yaptırımlar

Prigozhin’in iddia edilen faaliyetleri uluslararası makamların gözünden kaçmadı. 2018’de Amerika Birleşik Devletleri Hazine Bakanlığı, seçim müdahalesi ve kötü niyetli siber faaliyetlerde rol aldıkları iddiasıyla ona ve birkaç şirketine yaptırımlar uyguladı. Bu yaptırımların ticari girişimleri ve küresel duruşu üzerinde önemli bir etkisi oldu.

Yevgeny Prigozhin’in hayatı, iş dünyasını, siyaseti ve gizli operasyonları iç içe geçiren büyüleyici bir hikaye. Yemek endüstrisindeki mütevazı başlangıcından devlet destekli faaliyetlere karıştığı iddiasına kadar, Prigozhin uluslararası seviyede ilgi topladı, toplamaya da devam ediyor. Biyografisinin büyük bir bölümü gizlilik ve tartışmalarla örtülü kalsa da kesin olan bir şey var: Yevgeny Prigozhin’in etkisi ve eylemleri küresel sahnede yankılanmaya devam edecek.

Mustafa Aksoy hakkında 25 makale
Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesinde yüksek lisansını tamamladıktan sonra Türkiye’de ‘Ana Akım Medya’nın Dönüşümü’ üzerine başladığı doktora eğitimine devam etmektedir.

İlk yorum yapan olun

Bir Cevap Yazın